SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-CEMAAT VE’L-İMAME

<< 393 >>

باب: من صلى بالناس وهو لا يريد إلا أن يعلمهم صلاة النبي صلى الله عليه وسلم وسنته.

45. Sadece Nebi (s.a.v.)'in Namazını Ve Sünne­tini Öğretmek Amacıyla İnsanlara Namaz Kıldırmak

 

حدثنا موسى بن إسماعيل قال: حدثنا وهيب قال: حدثنا أيوب، عن أبي قلابة قال:

 جاءنا مالك بن الحويرث في مسجدنا هذا، فقال: إني لأصلي بكم وما أريد الصلاة، أصلي كيف رأيت النبي صلى الله عليه وسلم يصلي. فقلت لأبي قلابة: كيف كان يصلي؟ قال: مثل شيخنا هذا. قال: وكان شيخا، يجلس إذا رفع رأسه من السجود، قبل أن ينهض في الركعة الأولى.

 

[-677-] Ebu Kılabe şöyle demiştir: "Malik bin Hüveyris bir gün İçinde bulunduğumuz şu mescide gelip;  'Asıl maksadım ve isteğim namaz kılmak olmadığı halde size namaz kıldıracağım. Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i nasıl namaz kılar gördümse öyle kıldıracağım' dedi.

 

Bu rivayeti nakleden (Eyyûb es-Sıhtiyânî), Ebu Kılâbe'ye Malik'in nasıl namaz kıldırdığını sormuş, Ebu Kılâbe de  Amr İbn Seleme'yi kastederek: "Hocamız gibi" cevabını vermiş ve şunları söylemiştir: "O, başını ikinci secdeden kaldırıp birinci rek'atı bitirdikten sonra ikinci rekata kalkarken çok kısa bir süre otururdu.

 

Bu yani 677 numaralı hadisin baş kısmı ve diğer ayrıntıları 812, 818 ve 824 noda geçmektedir.

 

 

AÇIKLAMA:     Rivayette geçen asıl maksadım ve isteğim namaz kılmak olmadığı halde size namaz kıldıracağım ifadesi ilk bakışta Allah'a ibadet edip yakınlaşma (kurbet) kasıt ve niyeti olmaksızın namaz kılındığını çağrıştırmaktadır. Aslında ibadet niyetiyle olmayan bir namaz geçersizdir. Ancak burada sahâbînin asıl masksadının namaz olmadığına dair sözünden, Allah'a ibadet kastı taşımadığı anlaşıl­maz. O bu sözüyle farz bir namazın vakti olmadığı halde niçin cemaate namaz kıldıracağını açıklamak istemiştir. Bu bakımdan o adeta şöyle demiştir: "Ben bu şekilde size namaz kıldırırken amacım farz olan vaktin namazını kılmak, namazı iade veya kaza etmek değildir. Maksadım size namazın nasıl kılınacağını öğret­mektir." Mâlik İbn Hüveyris o sırada bir olay görüp insanlara namazın nasıl kılı­nacağını öğretmesi gerektiğini düşünmüş olabilir. Çünkü o da Resûlullah'ın "Benim nasıl namaz kıldığımı gördüyseniz öyle namaz kılın" şeklindeki emrinin muhataplarındandır. İnsanİara sözle öğretmektense uygula­malı olarak öğretmenin daha etkili olduğunu bildiği için de bu metoda başvur­muştur. Mâlik İbn Hüveyris'in bu uygulaması aynı metodu takip etmenin caiz olduğunu göstermektedir.